Rüyalarda Kabus ve Karabasan
Rüyada Kabus
Genelde stres, travma, korkular, emniyetsizlik, yetersizlik duygusu, sağlık problemleri, evlilik ile ilgili sorunlar ve benzeri problemler kabusların sebepleri olabilir.
Çocukluk ve aile
Kabusların kökleri çocukluk zamanlarındaki ihmallere ve travmalara uzanıyor olabilir. Sevgisizlik, ihmal, alkolizm, ağır su istimal ve aile üyeleri bir insanın hayatındaki en yıkıcı etkileri yapabilir. Kabuslar bu gibi iç karmaşaların işareti olabilir.
Yaşam
Hayatınızın gidişatı ve içinde yaşadığınız kalabalık toplum bir bütün olarak kabuslara sebebiyet verebilir. Dünyayı algılama şekliniz, sağlık durumunuz, doğal afetler, politik konular, maddi durum, sokaklarda işlenen suçlar ve bu tür olayları kontrol edebilmedeki acizliğiniz de bazen kabuslar görmenize sebep olabilir.
İlişkiler
Yakın ilişkileriniz ve insanlarla olan günlük etkileşimleriniz de kabuslarınızın kaynağı olabilir. Evliliğinizde yaşadığınız sorunlar veya gebelik diğer muhtemel sebepler arasında sayılabilir. Diğerlerinin sizi nasıl algıladıkları konusunda paranoyak düşünceleriniz olabilir veya diğerlerinin sizi anlamamasından veya gerçekte sizin nasıl birisi olduğunuzu kavrayamayacaklarından korkuyor olabilirsiniz. Yalnızlık ve mutsuzluk duyguları kabuslarda terkedilmişlik ya da tecrit edilmişlik olarak ortaya çıkabilir.
Stres
Stres ile başa çıkma yönteminiz de kabuslara sebep olabilir. Kabuslar kabul edilemeyecek düzeydeki korku ve streslere verilen normal tepkilerdir. Travma sonrası aşırı stres yaşadığı teşhisi konulmuş olan insanlar yaşamış oldukları savaş, tecavüz, sevdiklerinin ölümü, trafik kazası, uçak kazası, terörist eylemler gibi travmatik olaylar ile ilgili sık sık kabuslar görebilirler.
İş
Bir çoğumuz günümüzün büyük kısmını iş yerinde geçirdiğimizden dolayı, iş ile ilgili sorunlarımızın kabuslarımızın en genel kaynağı olması da şaşırtıcı değildir. Stres, iş güvenliği (ya da güvensizliği), iş değişikliği, birlikte çalıştığınız insanlar, çözülmemiş olan mesleki problemler veya yapmakta olduğunuz işten memnuniyetsizliğiniz kabus olarak ortaya çıkabilir. Kabuslar çekinik duyguların ve mesleki sorunları kontrol etmedeki yetersizliğinizin yansıması olabilir. Stres seviyesi veya risk seviyesi yüksek işlerde çalışan insanlar sıklıkla kabuslar gördüklerini bildirmektedirler.
Kabusları görmek normaldir fakat yüksek oranda kabus görmek aşırı yorgunluk, aşırı stres yaşıyor olduğunuz ve bu durumla ilgilenilmesi gerektiğine dair bir işaret olabilir. Kabuslar insanların kendilerini tanıması ve duygularını keşfetmesi için önemli bir kaynak olabilir. Önemli mesajlar iletirler ve hayatınızdaki çatışmaları giderirler. Kabuslarınızın duygusal içeriğini objektif bir açıdan analiz etmek son derece önemlidir. Rahatsız edici duygusal içerik bilinçaltınızın kabuslarınızın anlamları üzerinde derinlemesine düşünmekten sizi alıkoyması için bir yöntem olabilir. Bazen gördüğünüz kabusları uyanık iken yeniden hafızanızdan geçirmek ve gözünüzde canlandırmak ve kabusun içeriğini ya da ortaya çıkardığı sonuçları değiştirmek kabusu çözebilir, böylece analiz edebilir ve bu kabuslara sebep olan şeyleri ortaya çıkarıp onları çözerek kabuslarınızdan kurtulmanıza yardımcı olabilir.
Rüyada Karabasan
Uyku felcidir. İnsanlar rüya gördükleri REM uykusu sırasında, göz ve solunum kasları dışında tamamen fizyolojik bir felç durumundadırlar. Hiçbir kasları çalışmaz.
Böyle olmasaydı, biz rüyalarımızı oynar hale gelirdik. Rüyamızda ne yapıyorsak, yatakta da onu yapmaya başlardık. Bazen rüyadan uyandığımızda beynimiz uyanık ve etrafın farkında olduğumuz halde, hareket edemez, ses çıkaramaz ve göğsümüzün üzerinde bir ağırlık varmış gibi hissederiz.
Bunu herkes hayatının bir döneminde en az bir kez yaşamıştır. Korku verici bir durumdur. Ama saniyeler içinde kendiliğinden düzelir. Karabasanın olma nedeni; uykudan uyanmamıza rağmen REM uykusundaki fizyolojik felç halinin, uyanır uyanmaz çözülmemesine bağlıdır.
Bilimsel yönü dışında...
Karabasanın, insanın uyanışı esnasında fiziksel, eterik ve astral bedeninin aynı zamanda bir araya gelmediklerini ve birinin dışarıdayken (tam olarak bedene girmemiş halde) diğerinin bedene dönmüş olduğunu biliyorum. Odayı hisseder, görürsünüz, hatta dokunduğunuzu da hissedersiniz, yatakta olduğunuzu da...
Fakat bağırsanız sesiniz çıkmaz, çünkü astral bedeninizle bağırıyorsunuz, fiziksel bedeninize aynı uyarıyı gönderemiyorsunuz. Aynı şekilde bu sebepten ötürü fiziksel bedeninizi hareket ettiremezsiniz.